"yaralarım aşktandır"
Füruğ

3 Mart 2012 Cumartesi

haykırış


işte orada bir kayanın eşiğinde iki büklüm bir adam
bir adam ve bir kaya: unutmalı onu kahrıyla, kaç ayaz
esmeli daha
soğuk; saçının telleri değmez tenine,
bozuk; göz yaşı döken de yok onun kederine
kaç ses vardır şimdi aklında, kaç anı akşamında
güneşe değse yanar mı, kudreti günahsız yaşar mı?
bilinmez.
şükür bize bir canlı var dizinde, bir serçe.
bir serçe de gönlünde:
"ben okudum eski sesli duvar yazılarını,
meramı yüzüne gücü ise feryada yetmedi, ah sahibim.
yoksa dünya olmazdı kan revan içinde.
şarkılarımızın suskun olduğunu geç farketti, azizim.
gülümseyerek uzandı bu kayanın eşiğine
gözünden bir rüya geçti
başka dostu yoktur, kardeşimin."
gök gürledi, yağmur değdi yüzüne.
gözlerini açtı hafiften, serçe üşürken
"bir sen kaldın bahçemde, kimdi o kadın gecemde?"
toprak renginde bir kadındı o,
giderken bir şarkı mırıldandı:
"bir oğul kaybettim burada
henüz yolun başında
gözü aşkı aradı
gerçeğin peşinde bir hükümdara kandı."
korktu. titrerken, serçe uzaklaştı gönlünden.
bir yılan süzüldü. bakakaldı.
çocukluğundan bir resim geldi önüne
karanlık bir gecede ak elbiseler içinde
şekilsiz ve silüetsiz, fena halde giden
kadın ve adamları gördü
sonradan duyacaktı
buluştukları yer, Koyé Mar'dı
gülümsedi, yüzünü çevirdi
kayayı öptü tam üç kez
ilk adımlarını attı sonra,
yılan, serçe ve 'onların' buluştukları yöne.

~~Ahmet Aslan~~



Hiç yorum yok: